…..ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE
DAVACI : Ad- Soyad, T.C. Kimlik No, Adres
VEKİLİ : Av. Ad- Soyad, Adres
DAVALI : Ad- Soyad, T.C. Kimlik No, Adres
KONU : Müvekkilin borçlu olmadığının tespiti ve icra takibinin iptali ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesi taleplerimizden ibarettir.
DAVA ESAS DEĞERİ: ……..-TL
İCRA DOSYASI : ……İcra Dairesinin ……………E. Sayılı Dosyası
AÇIKLAMALAR :
Davacı müvekkil aleyhine davalı hamil tarafından ……… sayılı icra dosyası ile kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatılmış ve müvekkilin maaşına haciz konulmasına karar verilerek iş yerine maaş haciz müzekkeresi gönderilmiştir. Ancak takip konusu çek herhangi bir ticari ilişki sonucunda düzenlenmediği gibi, icra takibi dayanağı çek üzerindeki ciro niteliğindeki imza da müvekkile ait değildir. Bu nedenle müvekkilin davalı hamile herhangi bir borcu yoktur.
Konu ile ilgili dava şartı olarak arabulucuya başvurulmuş olup, yapılan görüşme neticesinde davalı tarafça anlaşma sağlanamamıştır. Buna istinaden huzurdaki davayı açma zorunluluğu doğmuştur. Şöyle ki:
- İCRA TAKİBİ KONUSU ÇEK ÜZERİNDEKİ CİRO NİTELİĞİNDEKİ İMZA MÜVEKKİLE AİT DEĞİLDİR
Dava dışı ……….. tarafından, katılımı ve bilgisi dahilinde olmadan müvekkil adına “……. A.Ş. …… Şubesine ait, keşide yeri …….., keşide tarihi ……… olan ……. seri numaralı …………….. bedelli çek” keşide edilmiştir. Devamında da lehtar olarak müvekkilin adı yazıldıktan sonra yine müvekkilin haberi olmadan imzası taklit edilerek ciro edilmiştir. Müvekkilin lehtar konumunda olduğu söz konusu bu çekin zilyetliği müvekkile devredilmemiştir. Müvekkil keşideciyi sadece arkadaşının babası olarak tanımakta olup müvekkilin ne çekin keşidecisiyle ne de görünürde lehine sahte imza ile ciro yapılan kişiyle aralarında ticari ilişki bulunmamaktadır.
Bu hukuka aykırı ve sahte imza sonucu yapılan ciro neticesinde bahse konu çek tedavül etmiş ve en son davalı hamil tarafından ……. A.Ş. ……. Şubesi’ne …….. tarihinde ibraz edilmiştir. Ancak ibraz tarihte hesapta karşılık bulunmadığı açıklamasıyla, ibraz edilen çek karşılığı bedel davalıya ödenmemiştir.
Sonrasında ilgili çeki elinde bulunduran davalı tarafından, müvekkil aleyhine ………. İcra Dairesinin ……… E. Sayılı dosyası ile takip tutarı ……….-TL olan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatılmıştır. Ancak çek üzerindeki imza müvekkile ait değildir.
TTK’ya göre kıymetli evrakın bir başkasına devri kural olarak, arka yüzüne geçerli bir imza atılarak yapılır ve bu şekilde hakların başka birine devir edilmesi sağlanır. Hamiline yazılı çek ancak hukuken geçerli bir ciro yoluyla devredilebilir.
Belirttiğimiz üzere burada, müvekkilin bilgisi dahilinde olmadan sahte imza ile çek üzerinde ciro işlemi yapılmış ve dava dışı üçüncü şahıslar tarafından yapılan cirolar ile çek en son davalının eline geçmiştir. Sahte imza ile yapılan bu ciro işlemi nedeniyle devir işlemi geçersiz olduğundan, müvekkilin ilgili çek üzerindeki bedelden sorumluluğu bulunmamakta olup borcu bulunmamaktadır.
Bu nedenle müvekkilin ilgili çekten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ve müvekkil aleyhine başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmelidir.
- MÜVEKKİL ALEYHİNE İCRA TAKİBİ HAKSIZ VE KÖTÜ NİYETLİ OLARAK BAŞLATILMIŞ VE DEVAM ETTİRİLMEKTEDİR. BU NEDENLE MÜVEKKİLİN UĞRADIĞI ZARARLARIN TAZMİNİ İÇİN, TAKİP MİKTARININ %20’SİNDEN AŞAĞI OLMAMAK ÜZERE TAZMİNATA KARAR VERİLMESİ GEREKMEKTEDİR
Haksız ve kötü niyetli başlatılmış icra takipleri ile ilgili İİK madde 72/5 hükmüne göre; borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu tespit edilirse, talep üzerine uğranılan zarara istinaden alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere tazminata karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
Yukarıda da açıkladığımız üzere; müvekkilin bilgisi, katılımı olmadan ve arada herhangi bir ticari ilişki bulunmadan, dava konusu icra takibinin dayanağı çek keşide edilmiş ve lehtar olarak müvekkil gösterilmiştir. Sonrasında müvekkilin imzası taklit edilerek, çekin devri sağlanmıştır. Müvekkilin ise ne belirttiğimiz çekin lehtarı olduğundan ne de çekin tedavül ettiğinden haberi yoktur. Söz konusu bu durumdan, kendisi aleyhine açılan icra takibi neticesinde haberdar olmuştur.
Davalı taraf ise, imzanın müvekkile ait olmadığını bilmektedir. Nitekim müvekkilden sonra gelen ve müvekkilin imzası taklit edilerek sahte imza ile lehine ciro yapıldığı görülen cirantalardan ………, davalı hamilin babasıdır. Bu halde senedi teslim alan …….. ve davalı hamil ……’in, imzanın müvekkile ait olmadığından en başından itibaren haberdar olduğu da açıktır.
Ancak buna rağmen; müvekkil aleyhine icra işlemleri başlatılmış ve takip kesinleştirilerek müvekkil aleyhine haciz işlemleri yapılmış, işyerine gönderilen …………… tarihli müzekkere ile maaşının 1/4’ine haciz konulması talep edilmiştir. Ayrıca ilgili çekte başka cirantalar olduğu halde davalı tarafından ciranta olarak sadece müvekkil aleyhine hukuka ve usule aykırı takip başlatılmıştır.
Bu bağlamda davalı hamil, tamamen kötü niyetli olarak;
- Müvekkil ile keşideci ve sahte ciro sonucu çekin devredildiği kişiler arasında hiçbir sözleşmesel ve/veya başkaca bir hukuki ilişki bulunmadığını,
- Bu bağlamda müvekkilin kendisinde herhangi bir borcu olmadığını,
- Anılan çekin müvekkilin imzasını taşımadığını,
bilmesine rağmen, çeke dayanarak halen haksız ve hukuka aykırı olarak işlem yapması ile müvekkilin maddi anlamda zarar uğramasına neden olmuştur. Tüm bunlarla birlikte; davalının müvekkil aleyhine icra takibi başlatırken haksız ve kötü niyetli olduğu izahtan varestedir.
Bu nedenle kötü niyetli davalının İİK 72. maddeye istinaden, icra takip miktarının %20’sinden aşağı olmayacak şekilde kötü niyet tazminatına, dava konusunun kambiyo senedi olması nedeniyle takip tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte hükmedilmesi talep ediyoruz.
Sonuç itibariyle; müvekkil aleyhine icra takibi başlatmasının haksız ve hukuka aykırı olması, müvekkilin davalı ve dava dışı icra takibi konusu çek üzerindeki keşideci ve cirantalar ile hiçbir geçerli sözleşmesel ve/veya başkaca bir hukuki ilişki mevcut olmaması, davalının elinde bulundurduğu çek üzerindeki imzanın müvekkile ait olmaması ve işbu durumun davalı tarafından bilinmesi/bilinebilecek durumda olunması, söz konusu durumun davalının kötü niyetini çok açık bir şekilde kanıtlaması, davalının imzanın müvekkile ait olmadığını bilmesine rağmen alacağın tahsiline yönelik işlem yapması nedenleriyle; müvekkilin davalıya karşı borçsuzluğunun tespitine, dava konusu icra takibinin müvekkil yönünden iptaline ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesine ilişkin huzurdaki davamızın kabulüne karar verilmesini talep ederiz.
HUKUKİ SEBEPLER : İcra ve İflas Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, HMK, TBK ve sair her türlü yasal mevzuat
HUKUKİ DELİLLER : Delillerimizin hasredildiği anlamına gelmemeki davalı tarafından sunulacak olan beyan, itiraz ve delillere ve Mahkemece re’sen gözetilecek nedenlere karşı delil sunma hakkımız saklı kalmak kaydıyla delillerimiz aşağıdaki şekildedir:
- Arabuluculuk Son Tutanağı
- …….. İcra Dairesinin …….. E. Sayılı Dosyası (Celbini Talep Ediyoruz)
- İmza Örnekleri Ve/Veya İmza Sirküleri Sureti (Celbini talep ediyoruz)
- Nüfus Kayıtları
- Bilirkişi incelemesi
- Tanık beyanları
- Yemin ve İsticvap
- Yargıtay içtihatları ve doktrin görüşleri
- Ve sair kanuni ve takdiri her türlü yasal delil
SONUÇ VE TALEP : Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerimizle, Mahkemenizce re’sen dikkate alınacak hususlarla birlikte, fazlaya ilişkin her türlü talep ve yasal haklarımız saklı kalmak kaydıyla;
- Haklı davamızın KABULÜNE,
- Müvekkilin …….. İcra Dairesinin …………… E. sayılı dosyasının takip miktarının tamamı ve takip konusu çeke ilişkin BORÇLU OLMADIĞININ ve davalıya BİR BORCU BULUNMADIĞININ TESPİTİNE,
- Çek üzerindeki imzanın müvekkile ait olmadığı sabit olduğundan, dava konusu icra takibinin MÜVEKKİL YÖNÜNDEN İPTALİNE,
- Müvekkilimizin davalıya karşı herhangi bir borcu mevcut olmadığından, kötü niyetle icra takibi başlatıp hareket ettiği sabit olan davalı aleyhine İCRA TAKİP MİKTARININ %20’SİNDEN AZ OLMAYACAK ŞEKİLDE KÖTÜ NİYET TAZMİNATININ, takip tarihinden itibaren işletilecek TİCARİ FAİZ ile birlikte hükmedilerek müvekkile ÖDENMESİNE,
- Her türlü yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine,
Karar verilmesini bilvekale talep ederiz. Tarih:
Davacı Vekili